(Hadis-i Şerif [4520])

İbnu Ömer radıyallahu anhüma Resûlullah aleyhissalatu vesselam’dan anlatarak der ki: “Aleyhissalatu vesselam, Zeyd İbnu Amr İbnu Nüfeyl’e, Beldah’ın aşağı kısmında rastladı. Bu karşılaşma, Aleyhissalatu vesselam’a henüz vahiy gelmeye başlamazdan önce idi. Resûlullah aleyhissalatu vesselam’a bir sofra ikram edildi, sofrada et de vardı. Aleyhissalatu vesselam sofradan yemekten kaçındı ve onu Zeyd’e sundu. O da yemekten kaçındı. […]

Devamını Oku

(Hadis-i Şerif [4521])

Bir başka rivayette ise şöyle gelmiştir: “Zeyd İbnu Amr İbnu Nüfeyl hakiki dini sorup, ona tabi olmak üzere (Varaka İbnu Nevfel ile birlikte) Şam’a gitti. Orada bir yahudi alimine rastladı. Ona dinleri hakkında sordu ve: “Belki de dininize gireceğim, (bana onu tanıtın)!” dedi. Yahudi: “Sen, Allah’ın gadabından nasibini almadıkça bizim dine giremezsin!” diye cevap verdi. […]

Devamını Oku

(Hadis-i Şerif [4522])

Esma Bintu Ebi Bekr radıyallahu anhüma anlatıyor: “Zeyd İbnu Amr İbnu Nüfeyl’in ayakta dikilip sırtını Ka’be’ye dayayarak şöyle söylediğini işittim: “Ey Kureyş topluluğu! Vallahi ben hariç hiçbiriniz Hz. İbrahim aleyhisselam’ın dini üzere değilsiniz!” Zeyd diri didi toprağa gömülecek kızları (kurtarıp) hayatını bağışlardı. Kızını öldürmek isteyen adama: “Onu öldürme, onun külfetini ben üzerime alıyorum” der ve […]

Devamını Oku