İbnu Mes’ud (radıyallahu anh) anlatıyor: “Ka’be’nin yanında ikisi Sakifli, biri de Kureyşli veya ikisi Kureyşli biri Sakifli üç kişi biraraya geldi. Bunlar göbek yağları fazla, anlayışları kıt kimselerdi. Birisi: ” Ne konuştuğumuzu Allah işitiyor mudur, ne dersiniz?” diye bir laf attı. Bir diğeri: Sesli konuşursak işitir, gizli konuşursak işitmez olmalı” dedi. Üçüncü de: Sesli konuşmamızı […]
FUSSİLET SÛRESİ
(Hadis-i Şerif [774])
Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalatu vesselam): “Rabbimiz Allah’tır deyip de sonra doğru yolda gidenler var ya! Onların üzerlerine “Korkmayın tasalanmayın, vaadolunduğunuz cennetle sevinin!” diye diye melekler inecektir..” (Fussilet, 30) mealindeki ayeti okudu ve şöyle buyurdu: “İnsanlar, bunu hep söylediler. Ancak, sonradan ekserisi küfre düştü, kim bu söz üzere ölürse, o kimse istikameti doğru […]
(Hadis-i Şerif [775])
İbnu Abbas (radıyallahu anhüma), “Ne (her) iyilik, ne de (her) kötülük bir olmaz. Sen (kötülüğü) en güzel yol ne ise onunla önle. O zaman görürsün ki, seninle arasında düşmanlık bulunan kimse bile, sanki yakın dost(un olmuş)tur. Bu (en güzel haslete), sabredenlerden başkası kavuşturulmaz. Buna büyük bir hisseye malik olandan gayrisi eriştirilmez” (Fussilet,34-35) ayetiyle ilgili olarak […]