(Hadis-i Şerif [3308])

Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) beni, bir ihtiyacı için göndermişti. Bu yüzden anneme dönmekte geciktim. Eve gelince annem: “Niçin geciktin?” diye hesaba çekti. “Resulullah (aleyhissalatu vesselam), dedim, beni bir iş için göndermişti.” “Ne işiydi o?” diye annem sordu. “O sırdır söyleyemem!” deyince, annem: “Resulullah aleyhissalatu vesselam’ın sırrını sakın kimseye açmayasın!” dedi.”

Devamını Oku

(Hadis-i Şerif [3306])

Ebu Musa (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: “İyi arkadaşla kötü arkadaşın misali, misk taşıyanla körük çeken insanlar gibidir. Misk sahibi ya sana kokusundan verir veya sen ondan satın alırsın. Körük çekene gelince ya elbiseni yakar yahut da sen onun pis kokusunu alırsın.”

Devamını Oku

(Hadis-i Şerif [3307])

Hz. Cabir (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: “Şu üçü hariç bütün meclisler emniyettedir: Haram kan dökülen meclis, haram ferc bulunan meclis, haksız mal taksimi yapılan meclis.”

Devamını Oku