(Hadis-i Şerif [4241])

İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam Mûta gazvesinde Zeyd İbnu Harise radıyallahu anhüma’yı emir (komutan) tayin etti ve dedi ki: “Eğer Zeyd öldürülecek olursa, komutan Ca’fer’dir. Ca’fer öldürülecek olursa Abdullah İbnu Ravaha’dır” (radıyallahu anhüm). Abdullah der ki: “Bu gazvede aralarında ben de vardım. (Bir ara) Ca’fer İbnu Ebi Talib radıyallahu anh’ı aradık. Onu […]

Devamını Oku

(Hadis-i Şerif [4242])

Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam, Zeyd, Ca’fer ve İbnu Ravaha’nın öldüklerini onlardan haber gelmezden önce bildirdi. Şöyle demişti: “Bayrağı Zeyd aldı ve isabet aldı (öldü). Bayrağı ondan sonra Ca’fer aldı o da öldü. Sonra Abdullah İbnu Ravaha aldı, o da öldü. -Böyle deyince Resûlullah aleyhissalatu vesselam’ın gözleri yaşla doldu.- (Resûlullah sözlerine devam […]

Devamını Oku

(Hadis-i Şerif [4243])

Kays İbnu Ebi Hazım rahimehullah anlatıyor: “Halid’in şöyle söylediğini işittim: “Mûta günü elimde dokuz kılıç kırıldı. Elimde sadece Yemen’de mamul bir safiha (geniş demirli kılıç) kaldı.”

Devamını Oku

(Hadis-i Şerif [4244])

Avf İbnu Malik el-Eşca’i radıyallahu anh anlatıyor: “Mûta gazvesine zeyd İbnu Harise radıyallahu anh ile birlikte çıktım. Bana Yemenli bir asker refakat etti ki, üzerinde sadece bir kılıncı vardı. Müslümanlardan biri bir deve kesti. Yemenli, ondan derinin bir parçasını istedi, o da verdi. Yemenli ondan kendine bir nevi kalkan yaptı. Yolumuza devam ederken bir Rum […]

Devamını Oku