Amr İbnu Harice radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselm devesinin üzerinde hitabede bulundu. Ben devenin boynunun altında idim. Deve durmadan geviş getiriyor, hayvanın salyası omuzlarımın arasına akıyordu. İşte bu esnada Aleyhissalatu vesselam’ın şu sözünü işittim; “Allah Teala Hazretleri her hak sahibine hakkını verdi. Bu sebeple varislerden biri Iehine vasiyet yoktur.”
VARİSE VASİYET
(Hadis-i Şerif [5763])
Talha İbnu Musarrıf anlatıyor: “İbnu Ebi Evfa radıyallahu anh: “Resûlullah vasiyette bulundu mu?” diye sordum. “Hayır dedi. Ben tekrar: “Öyleyse, kendi vasiyette bulunmaksızın halka nasıl vasiyeti farz kılar veya emreder” dedim. “Kitabullah’ı vasiyet etti ” diye cevap verdi.”
(Hadis-i Şerif [5764])
Esved İbnu Yezid anlatıyor: “Hz. Aişe radıyallahu anha’nın yanında, Hz. Ali’nin Resulullah aleyhissalatu vesselam’ın vasisi olduğunu söylemişlerdi: “Resulullah ona ne zaman vasiyette bulundu? Öleceği sırada o benim göğsüme yaslanmış vaziyette idi, bir leğen getirtti. Kucağımda bükülmüştü, öldüğünü bile hissetmedim. Öyleyse ona ne zaman vasiyet etti” diye itiraz etti.”
(Hadis-i Şerif [5765])
Amr İbnu şu’ayb an ebihi an ceddihi anlatıyor: “As İbnu Vail es-Sehmi (kendi adına) yüz kölenin azad edilmesini vasiyet etti. Oğlu Hişam, ona bedel, elli tanesini azad etti. Oğlu Amr da ona bedel geri kalan elliyi azad etmek istedi ve: “Hele Resûlullah aleyhissalatu vesselam’a bir sorayım!” dedi, ona gelip: “Ey Allah’ın Resûlü! Babam, kendi adına, […]