Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) şu mealdeki ayeti okudu: “(Habibim) Sana Kitab’ı indiren O’dur. Ondan bir kısım ayetler muhkemdir ki bunlar Kitab’ın anası (temeli)dir. Diğer bir kısmı da müteşabihlerdir. İşte kalblerinde eğrilik bulunanlar sırf fitne aramak (ötekini berikini saptırmak) ve (kendi arzularına göre) onun te’viline yeltenmek için onun müteşabih olanına tabi olurlar. […]
AL-İ İMRÂN SURESİ
(Hadis-i Şerif [527])
İbnu Abbas (radıyallahu anhüma): “Hiçbir peygamber ganimete ve millet malına hıyanet yaraşmaz” (Al-i İmran, 161) ayeti, Bedir savaşı sırasında kaybolan kırmızı renkli bir kadife parçası hakkında nazil olmuştu. Cemaatten bazısı “Belki de Hz. Peygamber almıştır” demişti ki bunun üzerine yukarıdaki ayet nazil oldu.”
(Hadis-i Şerif [512])
Said İbnu Cübeyr (radıyallahu anh) anlatıyor: “Bir adam gelerek, İbnu Abbas (radıyallahu anhüma)’a “Ben Kur’an’da bazı ayetler görüyorum onlar bana aralarında ihtilaflı geliyor” dedi. İbnu Abbas (radıyallahu anhüma): “Nelermiş onlar?” diye sorunca adam şu ayetleri okudu: “Sûr’a üflendiği zaman, aralarında o gün (böbürlenecekleri) soyları sopları olmadığı gibi, (birbirlerinin halini) de soramazlar” (mü’minun, 101). Halbuki şu […]
(Hadis-i Şerif [528])
İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) ashabına şöyle dedi: “Uhud’da şehid olan kardeşleriniz var ya! allah, onların ruhlarını yeşil kuşların içine koydu. Bunlar cennetin nehirlerine giden, cennet meyvelerinden yiyen ve Arşın gölgesine asılmış altından kandillere girip istirahat eden kuşlardır. Şehidler böylece güzel güzel yiyip içip dinlenince şöyle dediler: Kardeşlerimize bizden kim haber götürecek […]
(Hadis-i Şerif [513])
İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalatu vesselam), Bedir savaşında Kureyş’i yendikten sonra Medine’ye döndüğü zaman Yahudileri toplayarak onlara: “Kureyş’in başına gelen musibet size de gelmeden Müslüman olun” dedi. Onlar cevaben: “Ey Muhammed, Kureyş’ten savaşmasını bilmeyen top bir grubu mağlub etmen sakın seni aldatmasın. Şayet bizimle savaşacak olursan bizim kimler olduğumuzu öğrenecek ve bizim gibisiyle […]
(Hadis-i Şerif [529])
Yine İbnu Abbas (radıyallahu anlüma): “Halk onlara “Düşmanınız olan insanlar size karşı bir ordu topladılar, onlardan korkun” dediler. Bu, onların imanını artırdı da: “Allah bize yeter, o ne güzel vekildir” dediler” (Al-i İmran 173). ayeti hakkında şu açıklamayı yaptı: “Bunu İbrahim (aleyhisselam) ateşe atıldığı esnada söyledi, keza aynı şeyi Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam), halk kendisine: […]
(Hadis-i Şerif [514])
İbnu Mes’ud (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: “Her peygamberin peygamberlerden dostları vardır. Benim dostum, ceddimve Rabbimin halili olan İbrahim’dir.” Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) sonra şu ayeti tilavet buyurdular: “Gerçekten, insanlardan İbrahim’e en yakın olanı her halde (zamanında) ona tabi olanlarla şu peygamber ve (şu) iman edenlerdir. Allah da o iman edenlerin yaridir” (Al-i […]
(Hadis-i Şerif [530])
Ebu Said (radıyallahu anh) anlatıyor: “Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) zamanında bir kısım münafıklar, Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) bir gazveye çıktığı vakit ondan ayrılıp geri kalırlar ve Resûlullah (aleyhissalatu vesselam)’a muhalefet edip kaldıkları için rahatlarlar, sevinirlerdi. Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) Medine’ye dönünce de gelip andlar, yeminler içerek özürler beyan ederlerdi. Bir de isterlerdi ki, yapmadıkları şeylere övgüye, madh’u […]
(Hadis-i Şerif [515])
İbnu Abbas (radıyallahu anhüma): “…İbrahim’in ailesi ve İmran ailesi…” (Al-i İmran, 33) ayeti hakkında: “Onlar, İbrahim’in neslinden, İmran’ın neslinden, Yasin’in neslinden ve Muhammed’in neslinden iman eden kimselerdir.” Allah Teala hazretleri şöyle buyuruyor: “Gerçekten, insanlardan İbrahim’e en yakın olanı her halde (zamanında) ona tabi olanlarla şu peygamber ve (şu) iman edenlerdir. Allah da o iman edenlerin […]
(Hadis-i Şerif [531])
Humeyd İbnu Abdirrahman İbni Avf anlatıyor: Emevi halifesi Mervan kapıcısına: “Ey Rafi! İbnu Abbas (radıyallahu anhüma)’a git ve de ki: “Eğer bizden herkes, ettiği ile sevinmesinden ve yapmadığı şeyle de övülmekten hoşlanmasından dolayı azab görecekse, toptan hep azaba maruz kalacağız demektir.” İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) kendisine bu söylenince şöyle dedi: “O ayetten size ne? O […]