Ma’dan İbnu Talha, kendisine Ebu’d-Derda (radıyallahu anh)’nın şunu anlattığını söylemiştir: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) kustu ve orucunu açtı. Sevban (radıyallahu anha) bu meseleyi sordu. Sevban: “Doğru söylemiş, o zaman abdest suyunu ben döktüm” dedi.”
ORUCU BOZAN ŞEYLERDEN KAÇINMAK
(Hadis-i Şerif [3110])
İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ihramlı olduğu halde hacamat oldu. Keza oruçlu iken de hacamat oldu.”
(Hadis-i Şerif [3111])
Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: “Biz oruçlunun hacamat olmasını, sadece bitap düşmesinden korkup terkettik.”
(Hadis-i Şerif [3112])
İbnu Ebi Leyla, Sahabi bir zattan naklediyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) hacamat olmaktan, muvasaladan (üst üste bir kaç gün oruç açmamaktan) yasakladı. Ancak bunları Ashabına haram kılmadı. Kendisine: “Ey Allah’ın Resulü, sen sahura kadar orucu devam ettiriyorsun” denildi de şu cevabı verdi: “Ben sahura kadar uzatıyorum, zira Rabbim bana yedirip içirmektedir.”
(Hadis-i Şerif [3113])
Rafi’ İbnu Hadic (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Şöyle buyurdulaı: “Hacamat ettiren de, hacamat eden de orucunu açmıştır.”
(Hadis-i Şerif [3114])
Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: “Bir adam gelerek: “Ey Allah’ın Resulü, gözüm ağrıyor, oruçlu olduğum halde sürme çekiyorum (bu, orucumu bozar mı?)” diye sordu. Resulullah: “Hayır (bozmaz)” dedi.”
(Hadis-i Şerif [3115])
Abdurrahman İbnu Nu’man İbni Ma’bed İbni Hevze an ebihi an ceddihi anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) uyku sırasında gözlere miskle karıştırılmış ismid (sürmesi) çekilmesini emir buyurdu ve: “Oruçlu bundan sakınsın!” dedi.”
(Hadis-i Şerif [3107])
Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: “Kim kendiliğinden kusacak olursa, üzerine kaza gerekmez. Kim de isteyerek kusarsa orucunu kaza etsin.”
(Hadis-i Şerif [3108])
Ebu Said (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: “Üç şey vardır orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldırmak), kusmak, ihtilam olmak.”