Beni Esedden bir kadın anlatıyor: “Bir gün, Resûlullah aleyhissatatu vesselam’ın zevcelerinden Zeyneb’in yanında idim ve kızıl toprakla onun elbiselerini boyuyorduk. Biz bu işle meşgulken Resûlullah aleyhissalatu vesselam çıkageldi. Ancak kızıl toprağı görünce geri döndü. Zeynep bu hali görünce, Aleyhissalatu vesselam’ın bunu mekruh addettiğini anladı ve derhal elbiselerini yıkadı ve bütün kırmızılığı örttü. Aleyhissalatu vesselam geri […]
KIRMIZI
(Hadis-i Şerif [5244])
İmran İbnu Husayn radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “Ben erguvan (koyu kızıl) renkli şeyin üzerine binmem. Ne sarıya boyanmışı, ne de (eteşinin ucuna, yakasına, yenine) ipekli geçirilmiş gömleği giymem. Bilesiniz erkeğin sürünme maddesi kokuludur, renksizdir. Bilesiniz kadının sürünme maddesi renklidir kokusuzdur.”
(Hadis-i Şerif [5240])
Hilal İbnu Amir babasından naklediyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam’ı Mina’da halka hitap ederken gördüm. Sırtında kırmızı bir bürde vardı ve katırının üzerinde idi. Hz. Ali radıyallahu anh da önüne durmuş, Aleyhissalatu vesselam’ın söylediklerini tekrarlıyordu.”
(Hadis-i Şerif [5241])
Hz. Bera radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam orta boylu idi. Ben onu kızıl bir hulle içerisinde gördüm. Ben Aleyhissalatu vesselam’dan daha güzel bir şeyi hiç görmedim.”
(Hadis-i Şerif [5242])
İbnu Amr İbni’l-As radıyallahu anhüm anlatıyor: “Üzerinde kırmızı renkli iki giyecek bulunan bir adam geldi ve Resûlullah aleyhissalatu vesselam’a selam verdi. Ama Aleyhissalatu vesselam adamın selamını almadı.”