Rafi’ İbnu Hadic (radıyallahu anh) anlatıyor: “Bir seferde Resûlullah (aleyhissalatü vesselam) ile birlikte idik. (Bu esnada) bir deve huysuzluk edip kaçtı. Peşine düştüler. Ama takipçileri yordu. Bir adam deveye bir ok gönderdi. Derken Allah (c.c.) onu durdurdu. Aleyhissalatu vesselam Efendimiz: “Bu hayvanların kaçkınları var, tıpkı vahşi kaçkınlar gibi. Onlardan biri size galebe çalacak olursa, ona […]
KESME ÂLETİ
(Hadis-i Şerif [1933])
Nafi’nin anlattığına göre, Ka’b İbnu Malik (radıyallahu anh)’in bir oğlundan, İbnu Ömer’e anlatırken şunları işitmiştir: “Babası kendisine haber vermiştir ki: Davar güden cariyeleri, bir koyunun ölmek üzere olduğunu görmüş, derhal bir taş kırarak, onunla koyunu kesmiştir. Babası ailesine: “Ondan yemeyin. Resûlullah (aleyhissalatü vesselam)’a sorayım” demiş ve sormuştur. Resûlullah(aleyhissalatü vesselam) yemelerini emretmiştir.”
(Hadis-i Şerif [1934])
Hz. Càbir (radıyallahu anh) anlatıyor: “Kavmimden biri bir veya iki tavşan avladı. Bunları taşla kesti. Resûlullah (aleyhissalatü vesselam)’dan soruncaya kadar astı. Efendimiz (aleyhissalatü vesselam) yemesini emretti.”
(Hadis-i Şerif [1935])
Ata İbnu Yesar, Beni Hariseli bir adamdan rivayet eder ki: “Bu zat bir sağmal deveyi gütmekte iken ölmek üzere olduğunu farkeder. Beraberinde, hayvanı kesebilecek bir şey de bulamaz. Eline geçirdiği bir kazığı devenin ümmüğüne saplar, kanını akıtır. Sonra durumu Resulullah(aleyhissalatü vesselam)’a haber verir. Efendimiz yemesini söyler.”
(Hadis-i Şerif [1936])
Zeyd İbnu Sabit (radıyallahu anh) anlatıyor: “Bir kurt bir koyunu dişlemişti, derhal keskin bir taşla kestiler. Resûlullah (aleyhissalatü vesselam) yenmesine ruhsat verdi.”