İkrime (radıyallahu anh) anlatıyor: “Irak ahalisinden bir grub İbnu Abbas (radıyallahu anhüma)’a dediler ki:
– Şu ayet hakkında ne dersiniz? “Ey iman edenler! Ellerinizin altında olan köle ve cariyeler ve sizden henüz erginliğe ermemiş olanlar sabah namazından önce, öğle sıcağından soyunduğunuzda ve yatsı namazından sonra yanınıza gireceklerinde üç defa izin istesinler. Bunlar sizin için açık bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında birbirinizin yanına girip çıkmakta, size de, onlara da bir sorumluluk yoktur. Allah size ayetlerini böyle açıklar. Allah bilendir. Hakim’dir” (Nur 58). Cenab-ı Hakk burada kesin emirde bulunduğu halde biz bunları tatbik etmiyoruz, dediler.
İbnu Abbas (radıyallahu anhüma): “Allah mü’minlere karşı halim ve rahimdir. Onları örtmeyi sever. İnsanlar o zaman evlerinde ne örtü ne de perde kullanmıyorlardı. Bazan hizmetçisi veya evladı veya yetimesi, kişi ehlinin üzerinde iken çıkagelirdi. Cenab-ı Hakk bunun üzerine, mezkur avret vakitlerinde izin istemeyi emretti. Böylece Allahu Teala onlara örtü ve hayır getirdi. Ne var ki, hala bu emirle amel eden tek kişi görmedim.”