Ebu Vail (radıyallahu anh) anlatıyor: “es-Subeyy İbnu Ma’bed dedi ki: “Ben Hıristiyan bir bedevi idim. Sonradan Müslüman oldum. Kabilemden Hüzeym İbnu Sürmüle adında bir kimseye gelerek: “Hey adamım, ben cihad hususunda hırslıyım. Hacc ve umre yapmayı da üzerime vecibe buldum. Ben bu ikisini nasıl birleştirebilirim?”diye sordum. Bana:

“İkisini birleştir ve kolayına gelen bir kurban kes” dedi. Ben de ikisine birden (niyet edip) ihrama girdim. (Küfe’ye bir merhale mesafedeki) Uzeybe nam mevkiye geldiğim zaman Selman İbnu Rebia ve Zeyd İbnu Sühan ile karşılaştım. Ben hacc ve umre her ikisi için ihramdaydım. Biri diğerine benim hakkımda:

“Bu adam devesi kadar da bilgili değil” dedi. Bunu işitince tepeme dağ yıkıldı zannettim. Doğru Ömer İbnu’1-Hattab (radıyallahu anh)’agittim. Ben, hac ve umre her ikisi için de ihramımı devam ettirerek, hikayemi anlattım. Hz. Ömer bana:

“Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) sünnetine irşad edilmişsin” dedi.”

Ebu Davud, Menasik 24, (1799); Nesai– Hacc 49, (5, 146, 147); İbnu Mace,Menasik 38, (2970).
?..