Said İbnu Ebyaz, babası Ebyaz İbnu Hammal (radıyallahu anh)’dan naklettiğine göre, “O (Ebyaz) kavminin, murahhası olarak Hz. Peyamber (aleyhissalatu vesselam)’a geldiği vakit, Resûlullah’la konuşup Sebe halkından zekat almamasını söylemiştir. Hz. Peygamber, ona:

“Ey Sebe’nin kardeşi, demiştir, zekat şart.”

“Ey Allah’ın Resülü, bizim ektiğimiz şey sadece pamuk. Sebe halkı dağıldı, onlardan halkı dağıldı, onlardan Me’rib’de az bir halk kaldı” dedi.

Bunun üzerine Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Me’rib’de kalan Sebeliler için her yıl, Meafiri kumaşın değerine denk, yetmiş takım kumaş elbise vermeleri şartıyla sulh antlaşması yaptı. Onlar bu zekatı, Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) vefat edinceye kadar ödemeye devam ettiler. Sonra Hz. Ebu Bekir (radıyallahu anh) de hayatı boyunca bu antlaşmayı te’yid etti. Hz. Ebu Bekir vefat edince bu antlaşma sona erdi, onlardan zekatın muktezasına göre vergi alındı.”

Ebu Davud, İmaret 27, (3028).
?..