Hz. Cabir (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) yevm-i nahr’de alacalı, boynuzlu ve iğdiş edilmiş iki koç kesti. Koçları kesmek üzere (yatırıp kıbleye) yöneltince: “Şüphesiz ki ben, bir muvahhid (Allah’ı bir tanıyıcı) olarak yüzümü o gökleri ve yeri yaratmış olan Allah’a yönelttim. Ben müşriklerden değilim” ve “Şüphesiz benim namazım da, menasikim de, hayatım da, ölümüm de hiçbir ortağı olmayan, alemlerin Rabbi Allah’ındır. Ben böylece emrolundum. Ben (bu ümmette) Müslüman olanların ilkiyim” (En’am 162) (ayetlerini okudu ve:)

“Ey Rabbim (bu kurban bize) sendendir, senin rızan için (kesiyoruz) ve sana (ulaşacak)tır. Ey Rabbim, Muhammed ve ümmetinden bunu kabul buyur. Bismillahi vallahu ekber!” deyip, sonra koçu kesti.”

Ebu Davud, Dahaya 4, (2795); Tirmizi, Edahi 21, (1520); İbnu Mace, Edahi 1, (3121).
?..